Elde edilen gelirler belirli bir seviyenin üzerine çıkıyorsa bu gelirlerin vergisi verilmelidir. Kira gelirleri de vergiye tâbi olan gelirler arasında yer alır. Sahip oldukları evi ya da işyerini başka bir kullanıcıya kiralayan ve her ay düzenli olarak kira geliri elde eden kişiler elde ettikleri gelirin vergisini verirler. Bu vergi de kira vergisi olarak isimlendirilmektedir. Ülkemizde birçok kişi bu vergiyi ödemediği için çeşitli yaptırımlara maruz kalmaktadır. Bu aşamaya gelinmeden önce adımların atılması son derece önemlidir.
Kira Vergisi Ödemek Zorunda Olan Kişiler Kimlerdir?
Kira vergisinin devlet tarafından otomatik olarak tanımlanmıyor olması birçok kişinin bu vergiyi atlamasına sebep olur. Ancak devlet tarafından banka hesaplarında yapılan incelemeler sonrasında kira gelirleri gözlemlenirse çeşitli yaptırımlar uygulanacaktır.
İnsanların kira vergisi ödemesi için yıllık kira gelirlerinin belirli bir seviyenin üzerinde olması gerekmektedir. Evlerini kiralayan kişilerin 7.000 TL, işyerlerini kiralayan kişilerin 53.000 TL yıllık kira gelirleri bulunuyorsa kira vergisini vermeleri şarttır.
Kira Vergisi Ne Zaman ve Nereye Ödenir?
Kira vergisinin ödemeleri ev ve işyeri oluşuna göre değişmektedir. Her iki durumda da kiralar iki taksit şeklinde ödenecektir. Elde edilen kira gelirinin miktarına göre kira vergisinin miktarı belirlenmektedir. Sahip oldukları taşınmazı işyeri olarak kiralayan kişilerin ilk taksitlerini Şubat ayında, ikinci taksitlerini ise Haziran ayında ödemesi gerekmektedir. Evlerini kiraya veren kişiler içinse ödeme dönemi Mart ve Temmuz olarak belirlenmektedir.
Ödeme işlemleri vergi dairelerinden ya da internet vergi dairesi sitesinden yapılabilir. E-devlet üzerinden sorgulama ve ödeme işlemlerinin yapılması da mümkündür.
Kira Vergisi Ödenmezse Ne Olur?
Kira vergilerinin ödenmemesi durumunda devlet tarafından çeşitli cezalar söz konusu olmaktadır. Herhangi bir şekilde kişilerin kira vergisi ödemediği tespit edilirse devlet tarafından para cezası tanımlanmaktadır. Para cezaları kira bedelinin %20’si olarak belirlenmiştir.
Taşınmazlar ev olarak kullanılıyorsa yalnızca ev sahipleri ceza alırlar. Kiracılar herhangi bir ceza ödemez. Eğer söz konusu taşınmaz işyeri olarak kullanılıyorsa hem işyeri sahibi hem de kiracı cezayı ödemek zorunda olacaktır.
Ev satın almak her geçen gün daha zor bir hale geliyor. Döviz kurlarında yaşanan artışla birlikte yapı maliyetlerinin yükselmesi ve evlerin çok yüksek fiyatlardan satılmaya başlaması insanların ev sahibi olmasını zorlaştırmış durumda.
Elverin fiyatları artarken kredilerdeki yüksek faizlerde düşüş yaşanmıyor. Bu durum insanların TOKİ projelerine yönelmesine sebep olmakta. TOKİ almak birçok açıdan avantajlar sunmakta. Biz de sizler için bu avantajları sıraladık.
Kredisiz Ev Alma İmkânı
İnsanların TOKİ tercihlerinde en önemli etmenlerin başında kredisiz el alma fırsatı geliyor. İnsanlar evlerini satın almak için toplam bedelin %80’ini kredi çekmek zorunda kalmıyorlar. Bu kısım taksitlere bölünerek ödeme işlemleri gerçekleştiriliyor.
Kredisiz ev alma fırsatının ortaya çıkması faizler altında ezilmenin önüne geçmekte. Bunun yanı sıra faizin dinen uygun görülmemesi de önemli bir etmen. İnsanlar faize bulaşmadan evlerini satın almış oluyorlar.
Düşük Peşinat ile Ev Sahibi Olmak
Hangi şehirde olursanız olun TOKİ almak için ödemeniz gereken peşinat düşük seviyelerde olacaktır. Aslına bakıldığında kredi ile ev alırken de TOKİ’den ev alırken de evin toplam değerinin %20’si peşinat olarak verilmelidir. Ancak TOKİ’de sonrasında herhangi bir peşinat ya da faiz ödemesi olmayacağından peşinat insanları zorlamaz. Gerekirse peşinat olacak olan kısım kredi çekilebilmektedir.
TOKİ olabildiğince ekonomik evler inşa edip satmayı tercih eder. Evlerin fiyatları son derece uygun seviyelerde olacaktır. Bu doğrultuda peşinatlar da son derce uygun düzeylerde seyreder. TOKİ çekilişlerinde kendisine ev çıkan insanlar rahatlıkla satın alma işlemlerini gerçekleştirebileceklerdir.
Dosya Masraflarından Kurtulma
Ev alırken kredi işlemlerini gerçekleştirmek zorunda olan kişiler bankalara dosya masraflarını öderler. Dosya masraflarının genellikle çok yüksek olmadığı düşünülür. Ancak masraf çekilecek olan kredi miktarına göre belirlendiğinden son derece yüksek seviyelere çıkabilir.
İnsanlar TOKİ almak yerine sıradan evlere yönelirlerse bu durumda konut kredisi çekerler. Konut kredisinin bedeli yüksek olacağından dosya masrafları da çok yüksek seviyelerdedir. Ancak TOKİ sisteminden ev alınırsa dosya masraflarının ödenmesine gerek olmaz. Yalnızca TOKİ tarafından evleri almaya hak kazanan kişilerin belirlendiği çekilişlere katılmak için katılım ücretlerinin verilmesi gerekmektedir.
Dünya olağanüstü seviyede tüketim çılgınlığının içerisine girmiş bulunuyor. Dünyada yer alan kaynakların birer birer erimeye başlaması gelecek yıllarda yaşanabilecek olan sıkıntıların en önemli göstergesi olarak kabul ediliyor. Bu olumsuz durumu 1970’li yıllarda fark eden kişiler çok daha küçük yaşam alanlarının oluşturulması gerektiğini savunarak tiny house projelerini dünyaya sunmuştur.
Geçmiş yıllarda insanlar genellikle geniş evlerde yaşadıkları için bu küçük evler insanların hoşuna gitmez. Ancak 2008 senesinde yaşanan ekonomik kriz ve evlerin yüksek fiyatlardan satışa sunuluyor olması insanların tekrardan bu mikro evleri gündeme getirmesini sağlamıştır. Bu dönemde talep gören küçük evler projelendirilmiş ve günümüze kadar popülerleşmeye devam etmiştir.
İngilizceden küçük ya da mikro anlamına gelen tiny kelimesi ile ev kelimesinin bir araya gelmesi ile oluşur. Kısaca mikro ev ya da küçük ev olarak çevrilebilir.
Tiny House Avantajları Neler?
Küçük evlerin ilk oluşturulma amacı olan tüketimi azaltmak bu evlerin sunduğu ilk avantaj olarak gösterilebilir. İnsanlar daha küçük evlerde yaşadıkları için geniş arazileri gasp etmek zorunda kalmazlar. Kullanılan enerji ve diğer materyaller her zaman daha düşük seviyede olacaktır. Evlerin küçük ebatlı olması kullanılan eşya sayısını da azaltacaktır. Böylece eşyalara olan ihtiyacın azalması ağaçların daha az kesilmesine sebep olur.
Literatürde tiny house olarak geçen bu evler hareket ettirilebilir yapıda olabilirler. Bu durum insanların sürekli olarak aynı adreste kalma mecburiyetini ortadan kaldırır. Birkaç farklı arsası bulunan kişiler yıl içerisinde evlerini bu arsalara taşıyabilirler. Mevsime göre evin konumunun değişmesi çok büyük bir avantaj olacaktır.
Tiny House Nasıl İnşa Edilir?
Ülkemizde ev fiyatlarının artması ve pandemi sürecinde tüketim çılgınlığının insanlığa olan etkilerinin gözler önüne çıkması birçok kişinin tiny house seçeneğini değerlendirmesine sebep olmaktadır. Küçük arazilere sahip olan kişiler doğada muhteşem bir yaşam sürmek adına kendilerine bu mikro evlerden inşa etmek isterler.
Evler özel projelerle inşa edilir ve bunu gerçekleştiren firmalar yer almaktadır. Prefabrik yapıda inşa edilecek olan evler muhteşem bir görüntü ortaya çıkarırlar. Çok sayıda proje arasından seçimler yapılıp siparişler verilebilmektedir.
Yaşanabilecek olan bir afet durumunda çökme ya da yaşanılmaz hale gelme riski bulunan binalar kısaca riskli bina olarak tanımlanmaktadır. Yapının içerisinde yaşamına devam eden kişilerin can güvenliğinin riske atılmaması adına yapıda çeşitli işlemlerin yapılması gerekir. Yıkım işlemi de yapılabilecek olan işlemlerden bir tanesidir.
Yapıların riskli olup olmadığına devlet kurumları karar vermektedir. Yapının içerisinde yaşayıp yaşamaması önemli olmadan ev sahipleri ya da yetkilendirilmiş olan kişiler tarafından belediyelere, bakanlığa ya da il özel idarelerine başvurular gerçekleşir. Gerçekleşen başvuruların ardından uzman ekipleri adrese gelerek yapıda incelemeler başlatırlar. İncelemeler sonucunda yapının riski olup olmadığına karar verilecek ve raporlar hazırlanacaktır.
Riskli Binaların Yıkım Aşaması
Uzman ekiplerin denetlemelerini gerçekleştirmelerinin ardından riskli binaların Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Müdürlüğü’ne bildirilmesi gerekmektedir. Her ilde bulunan müdürlüklere yapılan bildirimler sonrasında yapının yıkımına karar verilebilir. Özellikle riskli bina deprem bölgesinde yer alıyorsa büyük bir ihtimalle yıkım kararı alınır.
Yıkım sürecinin raporlanması ve kesinleşmesi ile birlikte süreç başlamış olur. Hak sahibi kişilerin 60 gün içerisinde yıkım işlemlerini tamamlaması gerekmektedir. Verilen süre içerisinde önce boşaltılan ardından da yıkım işlemleri yapılan binalar için Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Müdürlüğü’ne bilgi verilir. Müdürlükten yetkililer gelerek yapının usule uygun bir şekilde yıkıldığını teyit ederler.
60 gün içerisinde yıkım işlemi gerçekleşmezse ek olarak 1 ay daha süre tanınır. Bu sürede de tamamlanmayan yıkım işlemleri artık müdürlük tarafından yetkilendirilen amirler tarafından yapılmaktadır.
Riskli Binalarda Yıkım Sonrası Süreç
Riskli binaların yıkım işlemlerinden sonra hak sahiplerinin atabileceği farklı adımlar bulunur. İmar adası bazında uygulamaların yapılması, parselin yan parsel ile birleştirilmesi, hak sahiplerine payların satışının yapılması ya da parsele yeni bir binanın inşa edilmesi gibi seçenekler ortaya çıkar.
Noter kanalı ile birlikte tüm riskli bina üzerindeki hak sahiplerine tebligat gönderilir ve tamamı toplantıya davet edilir. Toplantıda oy birliği ile kararlar alınacak ve sonrasında uygulanmaya başlanacaktır. Hak sahipleri arasında diğer hak sahiplerinin aldığı kararı beğenmeyen kişilere payları ödenerek haklarını devretmesi istenebilir.
İngilizlerin 19. yüzyılda Hindistan’da bulundukları dönemde düşük maliyetli ve kullanışlı evler inşa etme ihtiyacı ortaya çıkmıştır. Ortaya çıkan bu ihtiyacın karşılanması amacıyla küçük ve ahşap evler inşa edilmiştir. Evlerin küçük olmasına rağmen çok kullanışlı olması amaçlanarak tasarımları yapılmış ve günümüzde birçok ülkede tercih edilen bungalov evler ortaya çıkmıştır.
Bungalov evlerin ülkemizdeki tarihi de çok yeni değil. 20 yılı aşkın süredir farklı alanlarda bu evlere rastlamak mümkün. Ancak pandemi döneminde insanların otellere gitmek istememesi ve çeşitli yasakların gelmesi bungalov evlerin çok daha popüler bir hale gelmesini sağladı. Artık birçok aile tatil alternatifleri arasına bu evleri de ekliyor.
Bungalov Evlerin Özellikleri Neler?
Her geçen gün daha fazla tercih edilmeye başlanan bungalov evler son derece basit bir mimariye sahip olan yapılardır. Evler tamamen ahşap malzemeden inşa edilir ve doğa dostu yapısı ile dikkat çeker. Doğal malzemelerden yapılıyor olması ormanlık alanlarda inşa edilmesini mümkün kılmaktadır. İstendiğinde rahatlıkla alandan kaldırılabildikleri için sorun yaratmazlar.
Basit mimari yapısına rağmen maksimum seviyede kullanışlı olan yapılardır. İçerisinde bulunan alan maksimum seviyede kullanılmaya çalışılır. Çok geniş bir hareket alanı sunmaz. Ancak standart yaşantı içerisinde ortaya çıkan ihtiyaçları en iyi şekilde karşılayan evlerdir. Özel yalıtım malzemeleri kullanılmaz. Fakat küçük eklentiler ile birlikte soğuk kış günlerinde dahi zaman geçirilebilen yapılar haline gelirler.
Bungalov Evler Hangi Avantajları Sunuyor?
Bungalov evlerin en önemli avantajı betonarme yapılara göre çok düşük seviyede olan maliyetidir. Düşük maliyetli olmasının yanında uzun süre bakıma ihtiyaç duymadan hizmet vermeye devam eder. Bu da uzun vadede de kazanlı bir yatırım olmasını sağlar. Her zaman sıcak ve samimi bir görünüme sahip olurlar. Bazı özel mimari hamleler ile muhteşem bir görünüme kavuşması mümkündür.
Güneş ışınlarına karşı harika bir koruma ortaya çıkarmaktadır. Ahşabın özellikleri direkt olarak evlere geçeceğinden yüksek seviyede güneşin yer aldığı alanlarda kolaylıkla kullanılabilir. Bungalov evler çok hızlı ve kolay bir biçimde yapılabilmektedir. Betonarme yapılar gibi aylarca inşaat işleri devam etmez. Tamamen doğa dostu yapılardır.
16:54
16:54
News
