Ünlü sanatçı Metin Şentürk ile eski eşi Fulya Kalkavan arasında yıllar önce yaşanan boşanma süreci, yeniden gündeme geldi. 2014 yılında yollarını ayıran çiftin Sarıyer’de bulunan lüks havuzlu villa nedeniyle mahkemelik olduğu ve bu süreçte Metin Şentürk’ün mal paylaşımı davasının yeniden görülmesini talep ettiği bildirildi.
Metin Şentürk ve Fulya Kalkavan, 2006 yılında evlenmiş ve 2014 yılında anlaşmalı olarak boşanmıştı. Ancak boşanma sonrası mal paylaşımı süreci oldukça sancılı geçmiş, çift defalarca kez mahkemede karşı karşıya gelmişti.
Boşanma kararının ardından görülen davada mahkeme, Metin Şentürk’ün eski eşi Fulya Kalkavan’a:
150 bin TL tazminat
Aylık 5 bin TL yoksulluk nafakası
Sarıyer’deki taşınmazla ilgili ödeme yapılması
kararlarını vermişti.
Yargıtay’a başvuran Metin Şentürk, Sarıyer’deki villa için mal rejimi kapsamında yapılan değerlendirmenin hatalı olduğunu savundu. Sanatçı, söz konusu taşınmazın evlilik birliği içinde değil, evlenmeden önce elde edilen kişisel varlıkların satılması ve alınan kredilerle finanse edildiğini belirtti.
Ayrıca görme engelli bir birey olarak villanın engelli yaşamına uygun şekilde özel olarak tasarlandığını vurgulayan Şentürk, mahkemeye sunduğu dilekçede şu ifadeleri kullandı:
“Bu taşınmaz yalnızca yatırım amacıyla alınmış bir mülk değil. Benim özel yaşam koşullarıma göre düzenlenmiş, hayatımı sürdürebileceğim yegâne alan. Bu nedenle evlilik birliği içinde edinilmiş mal statüsünde değerlendirilmesi yanlıştır.”
Eski eş Fulya Kalkavan ise Metin Şentürk’ün yeniden dava açmasını “gereksiz ve huzur bozucu bir hamle” olarak nitelendirdi. Kalkavan’ın avukatı ise şu açıklamayı yaptı:
“Müvekkilimiz yıllar önce yasal yollarla hakkını almıştır. Bu konu kapanmış bir dava dosyasıdır. Yeniden gündeme taşınması yalnızca psikolojik baskı oluşturmak amacını taşımaktadır. Mahkeme kararları geçerliliğini korumaktadır. Davanın reddini talep ediyoruz.”
Metin Şentürk’ün yeni dava başvurusunu kabul eden mahkeme, tarafları ifadeye çağırdı. Süreç yeniden başlarken, uzmanlar bu tür mal paylaşımı davalarının Türk Medeni Kanunu kapsamında karmaşık sonuçlar doğurabileceğini ifade ediyor. Özellikle kişisel mal – edinilmiş mal ayrımı, evlilik öncesi varlıkların nasıl değerlendirildiği, engellilik durumu gibi hassas konular hakim kararını doğrudan etkileyen faktörler arasında yer alıyor.
Metin Şentürk’ün yeniden dava açtığının duyulmasının ardından sosyal medyada “görme engelli bireylerin yaşam alanı hakkı”, “boşanma sonrası mülkiyet düzeni”, “sanatçının mal varlığı hakkı” gibi konular gündem oldu.
Kimi kullanıcılar Şentürk’ün talebini haklı bulurken, kimi kullanıcılar ise boşanma sonrası mahkeme kararlarına saygı duyulması gerektiğini savundu. Özellikle engelli bireylerin özel ihtiyaçlarına göre düzenlenmiş mülklerin kişisel hak kapsamına alınıp alınmayacağı da ayrı bir tartışma konusu haline geldi.