Şale, Fransızca kökenli bir kelimedir ve orijinal hali “chalet” olarak geçer. Genellikle dağlık ve ormanlık bölgelerde karşımıza çıkan bu ev tipi, ahşap yapısı, geniş saçaklı çatısı ve doğal malzeme kullanımıyla öne çıkar. Özellikle İsviçre Alpleri, Fransa’nın yüksek kesimleri ve Almanya’nın Bavyera bölgesinde yoğun olarak görülen şale tipi yapılar, artık Türkiye’de de büyük ilgi görüyor. Bolu, Abant, Sapanca ve Karadeniz yaylalarında sayıları giderek artıyor.
Şale tipi ev, doğayla tam uyum içinde olan, genellikle ahşap malzeme ile inşa edilen, eğimli çatılı, geniş balkonlu ve rustik mimariye sahip dağ evleridir. Bu evlerde beton kullanılmaz ya da minimum düzeyde kullanılır. Tasarımı, kar yağışının yoğun olduğu bölgelerde biriken karın çatıdan kolayca akmasını sağlayacak şekilde yüksek eğimli olur.
Şale tipi evleri diğer konut tiplerinden ayıran birçok özellik bulunur. İşte bu özelliklerden bazıları:
Şaleler genellikle kalas, ahşap, taş ve kereste gibi çevre dostu ve yerel malzemelerle inşa edilir. Ahşap, hem sıcak bir atmosfer yaratır hem de yüksek ısı yalıtımı sağlar.
Eğimli çatı yapısı, kar birikmesini önlerken geniş saçaklar, hem yapıyı hem de balkonları yağmur ve güneşten korur.
Doğanın güzelliklerini yaşamak isteyenler için şalelerde en az bir, genellikle iki büyük balkon yer alır. Manzaraya karşı keyif yapma imkanı sunar.
Kullanılan doğal malzemeler sayesinde şale tipi evler yazın serin, kışın ise sıcak kalır. Özellikle ahşap kalasların yalıtım gücü yüksektir.
Şaleler genellikle 2 veya 3 katlı olacak şekilde tasarlanır. Geniş aileler ya da misafir ağırlamak isteyenler için idealdir.
Rustik detaylarla süslenen dış cephe, küçük ve çift kanatlı pencereler, taş temeller ve ahşap kirişler şalelerin estetik değerini artırır.
Günümüzde doğaya dönüş arayışı, sade yaşam felsefesi ve şehir stresinden kaçma isteği, şale tipi evlerin popülerliğini artırdı. İnsanlar artık sadece yazlık olarak değil, yılın her döneminde kullanılabilecek konforlu, doğayla bütünleşik yapılar arıyor.
Şale evlerin tercih edilme nedenleri:
Doğayla iç içe yaşama imkânı sunar.
Modern yapı malzemeleri ile birleştiğinde enerji verimliliği sağlar.
Estetik ve sıcak bir yaşam alanı sunar.
Şehirden uzak, huzurlu bir yaşam isteyenler için birebirdir.
Müstakil yaşam avantajı sunar.
Türkiye’de özellikle Bolu, Abant, Sapanca, Rize yaylaları, Kaz Dağları ve Erzurum gibi doğa ile iç içe bölgelerde şale tipi evler hızla yayılmaya başladı. Bu tarz yapılar aynı zamanda butik otel, bungalov tesis, doğa kampı ve glamping alanlarında da sıkça tercih ediliyor.
İstanbul’a yakın bölgelerde hafta sonu kaçış rotası olarak şale tarzı yapılar büyük rağbet görüyor.
Birçok kişi için şale tipi evde yaşamak sadece bir tatil hayalidir. Ancak doğru altyapı ve tasarım ile bu tarz evler dört mevsim yaşamaya uygundur. Özellikle pandemi sonrası artan “kırsala göç” eğilimi, şale tipi evlere olan talebi artırdı.
Eğer doğaya yakın, estetik, sağlam ve sıcak bir yaşam alanı istiyorsanız, şale tipi evler sizin için ideal bir tercih olabilir.
Her ikisi de doğayla iç içe yaşam sunar ama:
Özellik | Şale Ev | Bungalov Ev |
---|---|---|
Malzeme | Genelde kalas/ahşap ve taş | Ahşap ya da prefabrik |
Kat Sayısı | 2-3 katlı olabilir | Genelde tek katlı |
Kullanım Alanı | Sürekli yaşama uygun | Genellikle kısa süreli konaklama |
Mimarî Detay | Rustik, büyük balkonlu | Minimal, kompakt |
Şale evler yalnızca bir barınma alanı değil, aynı zamanda bir yaşam tarzıdır. Doğal malzeme kullanımı, estetik mimarisi ve doğayla olan kusursuz uyumu sayesinde son yıllarda gayrimenkul yatırımcıları tarafından da tercih edilmektedir. Hem yaşamak hem de yatırım yapmak için cazip bir alternatiftir.
Eğer siz de doğa ile iç içe, sıcak ve estetik bir yaşam arayışındaysanız, şale tipi ev tam size göre olabilir.
Şale tipi evler, yalnızca Avrupa Alplerine özgü değil; Osmanlı döneminden günümüze kadar uzanan köklü bir mimari geleneğin de parçasıdır. Bu yapıların Türkiye’deki en dikkat çekici örneklerinden biri, İstanbul Ortaköy’de yer alan Yıldız Sarayı Şale Köşküdür. Üç katlı bu zarif yapı, ahşap ve taş malzemenin birlikte kullanıldığı klasik bir şale mimarisine sahiptir.
Köşkün 7 adet dışa açılan kapısı, ahşap panjurlu pencereleri ve biri mermer, ikisi ahşap olmak üzere üç farklı merdiveni bulunur. İç mekânda özellikle görkemli tören salonu öne çıkar. Bugün müze olarak ziyarete açık olan bu köşk, şale tarzının Osmanlı yorumuna iyi bir örnektir.
Günümüzde şale evler, yazlıkların yanı sıra özellikle orman içinde konumlanan kışlık konutlar olarak da sıkça tercih edilmektedir. Her mevsime uygun yapısıyla dikkat çeken bu evler, hem modern konfor hem de geleneksel Osmanlı mimarisiyle harmanlanmış estetik sunar.
Modern yapılarında koyu dış cephe rengi ile açık renkli iç mekân ahşapları birleşerek hem geleneksel dokuya sadık kalınır, hem de doğal manzaraya uyum sağlanır. Bu sayede şale evleri, estetik ve işlevselliği bir araya getiren, her geçen gün daha fazla ilgi gören yaşam alanları hâline gelmiştir.